Büyük bir satıştan sonra, altın 1.700 dolar seviyesinde konsolide oluyor. Analistlere göre, yaklaşan Federal Rezerv’in faiz oranı kararı, değerli metale yeni yönünü veren şey olabilir.
“Fed kararı, altın fiyatının sonraki hamlesini belirleyecek”
Altın, yılın ikinci yarısını hayal kırıklığı yaratan bir notla başlattı. Coinmuhendisi.com’dan takip ettiğiniz üzere DXY, 20 yılın en yüksek seviyesine yakın işlem görüyor. Bu ortamda sarı metal, Temmuz ayında yaklaşık% 6 düştü ve yatırımcılar güvenlik için dolara kaçtı. Ancak, OANDA kıdemli piyasa analisti Edward Moya, Temmuz ayındaki Fed kararının altının sonraki hamlesi için gereken olay olabileceğini söylüyor. Bu bağlamda analist, şu değerlendirmeyi yapıyor:
Bu, altın için değerli metalin belini kıracak ya da en yüksek sıkılaştırmanın fiyatlandığına dair umut verecek bir an. Yatırımcılar, ekonomik yavaşlamanın fiyatlama baskılarıyla daha hızlı bir düşüşe katkıda bulunacağı konusunda iyimserler. Bu da Fed’in sıkılaştırma işinin yıl sonuna kadar olabileceğini gösteriyor.
Edward Moya, piyasaların Çarşamba günü, 75 baz puanlık bir faiz artışı beklediğini söylüyor. Bu durumda altının 1.700 dolar seviyesinin üzerine çıkmaya devam edebileceğini de sözlerine ekliyor.
“Fed’in Eylül için ima edeceği oran altına bakış açısını etkileyecek”
Ancak Powell’ın toplantının ardından yapacağı basın toplantısında neler söyleyeceği çok önemli olacak. Bu, özellikle Eylül toplantısına kadar Fed’in makro tahminlerinde ve nokta planlarında herhangi bir güncelleme olmayacağı için geçerli. Powell, Eylül ayında 75 baz puanlık başka bir artışın mümkün olduğunu ima ederse, altına bakış açısı daha olumsuz olması muhtemel. Edward Moya, şu yorumu yapıyor:
Fed, gelecekteki faiz artışlarının yörüngesinde kendilerini güçlü bir duruşa kilitlemeyecek. Ancak daha agresif faiz artışlarının masada olduğunu söyleyecek bir konumda olmayacak gibi görünüyor.
“Jerome Powell, seçtiği kelimelere dikkat edecektir”
FXTM kıdemli araştırma analisti Lukman Otunuga, piyasaların enflasyon ve para politikasının gelecekteki yolu ile ilgili açıklamalara karşı son derece tetikte kaldığını belirtiyor. Bunun için Powell’ın seçtiği kelimelere dikkat edeceğini kaydediyor. Otunuga Salı günü yaptığı açıklamada, şu huşulardan bahsediyor:
Fed’in, politika sıkılaştırılmasıyla ekonomiye daha fazla acı çekerken enflasyonu söndürme kararlılığını vurgulaması muhtemel. Ayrıca, iş anketi verilerinde zayıflık ve işsizlik iddiaları ile ilgili son verilerden endişe verici işaretler var.
Önemli bir endişe kaynağı: Durgunluk
CME FedWatch Tool’a göre, Temmuz ayında 100 baz puanlık bir artış için hala %25 şans var. Ayrıca, Eylül ayı için 25 baz puanlık artış olasılığı %51. Aynı zamanda 50 baz puanlık artış olasılığı %41. 75 baz puanlık artış olasılığı ise sadece %8. Bir endişe de, zamanlaması hala analistler ve yatırımcılar tarafından tartışılmakta olan yaklaşan ekonomik gerileme. Edward Moya, konuya ilişkin olarak şunları söylüyor:
Ekonominin birçok parçası zayıflıyor. Bu nedenle birçok kişi enflasyonun tam etkisinin gelecek yılın ortasında bir durgunluğu tetiklemesini bekliyor. Bu yıl içinde resesyon için riskler var. Ancak temel durum bu olmamalı. Yılın geri kalanında her toplantıda faiz artırımı yapmak kolay bir karar. Ancak Mayıs toplantısında yapılacak bir faiz artırımının hala ikna edici kanıtlara ihtiyacı var.
“Fed faiz kararına kadar altın beklemede kalacak”
ABD doları da Fed toplantısının önünde Steam’i aldı ve ABD Dolar Endeksi 107’nin üzerine çıktı. Lukman Otunuga’ya göre, Fed 75 baz puanlık bir artışla ilerlerse, bu dolar boğalarını sürücü koltuğunda tutmak için yeterli olmayabilir. Analist, böyle bir hareketin, Powell’ın bu yıl daha agresif zamlarla ilgili spekülasyonları besleyen katı şahin yorumlarıyla tamamlanması gerektiğini söylüyor. Fed’in beklenenden daha küçük bir artışla piyasayı şaşırtması durumunda ne olur? Analiste göre, bununu, doların düşmesine neden olması mümkün. Otunuga, bunu altın fiyatı üzerindeki etkisini şu şekilde açıklıyor:
Çarşamba günü Fed faiz kararına kadar altın beklemede kalacak. Fed 75 bazlı bir oran artışı ile ilerlediğinde altının nasıl tepki verdiğini görmek ilginç olacak. Kıymetli metal sıfır-getiri durumu nedeniyle zayıflayacak mı? Yoksa daha zayıf bir dolar sınırlı kayıpları sınırlayacak mı?
“Dolara devam eden fon akışı, altının üzerinde baskı oluşturuyor”
Ancak ABN AMRO’nun kıdemli ekonomisti Bill Diviney, bir resesyon ilanının bile Fed’in sıkılaşmasını durdurmak için yeterli olmayacağını söylüyor.
Kurumsal danışmanlık firması AirGuide’ın direktörü Michael Langford, 75 baz puanlık bir artışla, külçenin, Fed toplantısından sonra, ne kadar short kapamanın gerçekleştiğine bağlı olarak, zemini veya trendi daha düşük tutacağını belirtiyor. Langford, şu tahminlerini paylaşıyor:
Önümüzdeki üç ay boyunca faiz artırımları devam edecek. Bu, altın fiyatları üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturacak. Altın fiyatı 1.700 doların altına kırılacak. Bunun temel nedeni ise dolara devam eden fon akışı.
“Verimlerde gördüğümüz rahatlama altın için iyi bir işaret”
Bu arada, ABD tüketici güveni, bu ay son 1-1,5 yılın en düşük seviyesine geriledi. Bu da artan enflasyon ve yüksek faiz oranlarına ilişkin sürekli endişeler arasında, harcamaları azaltabilecek ve üçüncü çeyreğin başında yavaşlayan ekonomik büyümeye işaret ediyor.
Reuters’in ekonomistlerle yaptığı anketlere göre, küresel ekonomi ciddi bir yavaşlamanın pençesinde. Bazı kilit ekonomiler yüksek resesyon riski altında. Ayrıca, önümüzdeki yıl enflasyonda yalnızca seyrek anlamlı bir soğuma var. Kıdemli analist Edward Moya, şu değerlendirmeyi yapıyor:
Verimlerde gördüğümüz rahatlama altın için iyi bir işaret. Hisse senedi piyasasındaki sürekli korku, jeopolitik sorunlar ve enerji sıkışıklığı yoğunlaşırsa, güvenli liman için güçlü bir talep olacak. Ancak, yatırımcılar Fed’in Eylül ayında 75 baz puanlık bir artış daha yapmaya hazır olduğunu hissederse, bu altın için sorun olacak.
Giovanni Staunovo, altının 1.600 dolara düşeceğini tahmin ediyor
Altın faiz getirmeyen bir varlık. Bunun için artan faiz oranları onu daha az çekici hale getiriyor. Bununla birlikte, altın, ekonomik belirsizlikler arasında bir enflasyon riskinden korunma aracı ve güvenli bir değer deposu olarak kabul görüyor. UBS analisti Giovanni Staunovo, altının yıl sonuna kadar 1.600 dolara düşeceğini tahmin ederek, şunları söylüyor:
Özellikle 2022’nin ikinci yarısında enflasyonist risk azalırken, bu yıl reel faiz oranlarında daha fazla artış bekliyoruz. Bu nedenle, borsada işlem gören fonların ek tasfiyesi mümkün.
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.