Yeliz Akmaca 
Küresel ekonomide belirsizliklerin giderek arttığı bir dönemde merkez bankalarının rezerv tercihleri yeniden şekilleniyor. Birçok ülkenin altın stokunu hızla büyütmesi, dijital varlıkların özellikle de Bitcoin’in rezerv enstrümanı olarak tartışılmasını güçlendiriyor. Makro risklerin belirginleşmesiyle birlikte geleneksel ve dijital güvenli limanlara olan yönelim dikkat çekiyor.
Altın talebinde yılın en yüksek aylık artışı yaşanırken, çeşitli merkez bankalarının stratejik hamleleri finans piyasalarında yeni bir dönüşüm sürecine işaret ediyor. Devlet kurumlarının Bitcoin’e yönelik adımları ise bu dönüşümün gelecekte nasıl şekillenebileceğine dair önemli ipuçları taşıyor.
Altın Alımlarında Belirgin Hızlanma
Dünya Altın Konseyi’nin son raporu, ekim ayında merkez bankalarının net 53 ton altın aldığını ortaya koyuyor. Bu seviye, 2025 boyunca görülen en güçlü aylık talep olarak kayda geçti. Ve özellikle Polonya, Brezilya ile yükselen piyasalardaki para otoritelerinin yönlendirdiği bir eğilimi temsil ediyor. Ekonomik baskılar, para politikasındaki sıkılaşma ve jeopolitik risklerin tırmanması, ülkeleri dolar dışı varlıklara yönlendiriyor.
Bu süreçte özellikle gelişen ülkelerin alım motivasyonu öne çıkıyor. Altına yönelik yüksek ilginin devam etmesi, rezerv çeşitlendirme stratejilerinin hızla değiştiğini gösteriyor.
-
Polonya, ekim ayında yaptığı 16 tonluk alımla rezervlerini 531 tona yükseltti ve toplam varlıklarının yaklaşık yüzde 26’sını altınla tuttu.
-
Brezilya aynı dönemde 16 ton ekleyerek talebin yükselmesine katkı sağladı.
-
Özbekistan’ın 9 tonluk alımı bölgedeki istikrarlı genişlemeyi destekledi.
-
Endonezya’nın 4 tonluk artışı yılın ikinci yarısındaki alım temposunu güçlendirdi.
-
Türkiye, Çekya ve Kırgızistan 2 ila 3 tonluk artışlarla yükselen talep trendine katıldı.
-
Gana, Çin, Kazakistan ve Filipinler altın stoklarını kademeli şekilde büyüttü.
-
Rusya ise 3 tonluk satış yaparak toplam rezervini 2.327 tona çekti.
ABD ve Bitcoin Tartışmasının Yeni Boyutu
ABD’de uygulamaya giren ulusal BTC rezervi kararı, dijital varlıkların devlet stratejilerindeki konumunu önemli ölçüde güçlendirdi. Hazinenin yönettiği Bitcoin miktarının artması, bu varlığın gelecekte resmi rezerv araçları içinde daha görünür hale gelebileceğini düşündürüyor. Çeşitli düzenleyici kurumların yürüttüğü incelemeler, Bitcoin’in hem teknoloji hem de makroekonomi açısından yeni roller üstlenebileceğini gösteriyor.
Central banks are ramping up gold purchases:
Global central banks purchased +53 tonnes of gold in October, the most since November 2024.
This marks a +194% jump compared to July, and the 3rd-straight monthly acceleration.
In the first 10 months of the year, central banks have… pic.twitter.com/7pZWyEjjvf
— The Kobeissi Letter (@KobeissiLetter) December 4, 2025
Ekonomistler, Bitcoin biriktirmenin uzun vadede borç dinamiklerine katkı sağlayabileceğini değerlendirirken, bazı araştırmacılar çoklu devlet alımlarının piyasa istikrarını zaman zaman zorlayabileceğini belirtiyor.
ABD’nin dijital rezerv yaklaşımı aslında Mart 2025’te yayımlanan başkanlık kararnamesiyle netleşti. Bu karar, Stratejik Bitcoin Rezervi’nin kurulmasını resmileştirdi ve yaklaşık 200.000 Bitcoin’in ulusal varlık statüsüne alınmasını sağladı. Böylece ABD, ilk kez bir kripto varlığı resmi rezerv enstrümanları arasına dâhil ederek geleneksel hazine yönetiminde yeni bir dönem başlattı.
Bu politika çizgisinin etkisi eyalet düzeyinde de görülüyor. Texas, kasım ayında gerçekleştirdiği 10 milyon dolarlık alımla Bitcoin’i hazinesine ekleyen ilk eyalet oldu. Şu anda 17 eyaletin benzer rezerv yasalarını değerlendirmesi ve birçok ülkenin bu modeli incelemesi, dijital varlıkların kamu yönetiminde giderek daha fazla yer bulduğunu gösteriyor.
Küresel Yarış Dijital Rezervlere Kayabilir
ABD eyaletlerinin, özellikle de Texas’ın doğrudan Bitcoin alımına başlaması, yerel yönetim düzeyinde bile dijital varlık stratejilerinin geliştiğini kanıtlıyor. Uluslararası arenada ise Asya ve Avrupa’daki çeşitli hükümetler, rezerv kompozisyonlarını gözden geçirerek kripto varlıklara yer açıp açmamayı tartışıyor. Dolar bağımlılığını azaltmak isteyen ekonomiler bu alternatifleri daha sık gündeme getiriyor.
Analistler arasında görüş ayrılıkları sürüyor. VanEck’in hesaplamalarına göre ABD’nin 2029’a kadar bir milyon Bitcoin edinmesi, 2049’da federal borcun yaklaşık yüzde 18’ini dengeleyebilir. CoinShares, rezervin teknolojik liderlik ile enflasyon riskine karşı koruma sağlayabileceğini savunurken Chainalysis, çok sayıda ülkenin aynı anda birikim yapmasının piyasa istikrarı üzerinde baskı yaratabileceğini düşünüyor.
Bazı analizler Bitcoin’in 2030’a kadar merkez bankası bilançolarında görünür hale gelebileceğini öngörüyor. Bu beklenti, gelecekte hem altın hem de Bitcoin’in birlikte güvenli liman rolü üstlenebileceği bir modele işaret ediyor. Değişen ekonomik düzen, ülkeleri yeni nesil rezerv stratejilerine yönlendirirken, dijital varlıkların benimsenme süreci giderek hızlanıyor.
Son dakika kripto para haberleri için hemen tıkla
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.