Artık Amerika Birleşik Devleti’nin kripto gibi büyük bir varlığı kontrol etmeyi istemesi kaçınılmaz bir durum oldu. İşte tam olarak bu isteğini tabi ki getireceği düzenlemeler ile yapacağı da ortada. Ancak bunu ilk olarak yapması hem ABD için hem de kripto piyasası için oldukça önemli bir role sahiptir.
ABD’nin dijital varlık düzenlemelerinde liderlik yapma gereği, yalnızca küresel bir kural koyucu olarak konumunu korumak için değil, aynı zamanda finansal sistemin güvenliğini ve istikrarını sağlamak için de kritik önem taşıyor. 2022 yılı kripto para piyasaları için zorlu bir yıl oldu; büyük fiyat dalgalanmaları, bazı projelerin iflası ve piyasa manipülasyonu gibi olaylar, sektörde düzenleyici netliğin ve güvenin artırılmasının ne kadar acil bir ihtiyaç olduğunu gözler önüne serdi. 2023 yılı ise, ABD düzenleyicilerinin agresif eylemleri ve piyasa gelişmeleriyle dikkat çekti. Özellikle, ABD düzenleyicileri ile Binance arasındaki anlaşma, piyasa genelinde şeffaflığı ve hesap verebilirliği artırmaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
ABD, kripto para piyasalarındaki rekabet üstünlüğünü sürdürebilmek için üç ana stratejik seçenekle karşı karşıya: düzenleme, mevzuat ve atama. Bu seçenekler, dijital varlıkların sorumlu gelişimini sağlama ve sektördeki riskleri yönetme amacını taşıyor. Başkan Joe Biden’ın yürütme emri ile dijital varlıklar konusunda düzenleyici netlik sağlama çabası, bu alandaki ilk büyük adımlardan biri oldu. Ancak, ABD’nin daha kapsamlı ve güncel bir düzenleyici çerçeve oluşturması gerektiği açıkça ortada.
Bu yazı da dikkatinizi çekecektir: ABD’de Enflasyon Düşüşü: FED Faizleri İndirebilir mi?
Finansal İstikrar Kurulu, Finansal Piyasalar Başkanı Çalışma Grubu ve Finansal İstikrar Gözetim Konseyi gibi ABD liderliğindeki kuruluşlar, küresel kripto düzenleme çabalarında kritik roller üstleniyor. Hazine Bakanı Janet Yellen ve Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell, sabit paralar ve diğer dijital varlıklar için yasal düzenlemelerin gerekliliğini sıkça vurguluyor. Yellen, özellikle sabit paraların finansal istikrar üzerindeki potansiyel risklerini ele alırken, Powell da benzer şekilde bu varlıkların düzenleyici gözetim altında olması gerektiğini belirtiyor.
ABD’nin dijital varlık düzenlemelerinde liderlik yapmaması, sektörde standartları belirleme yetisini kaybetmesine ve uluslararası alanda geri kalmasına yol açabilir. Örneğin, Avrupa Birliği’nin Kripto Varlık Piyasaları (MiCA) çerçevesi, kripto varlık düzenlemelerinde bir standart belirleyerek transatlantik bir düzenleyici fark yaratma potansiyeline sahip. Bu durum, ABD’nin kendi düzenleyici çerçevesini oluşturma konusunda acilen harekete geçmesini gerektiriyor.
ABD’nin, dijital varlık düzenlemelerini sadece finansal istikrar açısından değil, aynı zamanda ulusal güvenlik açısından da ele alması gerekiyor. Açık kaynaklı teknolojilerin ulusal güvenlik riskleri olarak etiketlenmesi ve büyük token ihraççıları veya borsaların sistemik olarak önemli finansal kuruluşlar olarak sınıflandırılması, bu varlıkların regülasyonun dışında kalmasını önlemek adına önemli adımlar olabilir. Bu çerçevede, Kongre’nin dijital varlık piyasalarındaki düzenleyici boşlukları dolduracak yasaları geçirmesi ve federal düzenleyici kurumlara daha fazla yetki vermesi gerekiyor.
ABD’nin dolar referanslı sabit paralar için düzenleyici bir çerçeve geliştirmemesi, diğer ülkelerin bu alanda öncülük etmesine olanak tanıyarak, ABD’nin finansal egemenliğine ve güvenliğine zarar verebilir. Hazine Bakanlığı’nın belirttiği gibi, ABD’nin dijital varlık düzenlemelerinde gecikmesi, uluslararası güvenliği zayıflatabilir ve finansal sistemin istikrarını tehlikeye atabilir. Bu nedenle, ABD’nin dijital varlık düzenlemelerinde liderlik yapması, küresel düzenleyici uyumu sağlaması ve teknolojik yeniliklere açık bir politika benimsemesi kritik öneme sahiptir.
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.