Afrika’nın en büyük ikinci, en kalabalık üçüncü ülkesi olan Kongo Demokratik Cumhuriyeti, kıta için önemli bir aktör. Sahraaltı bölgesinin en hızlı büyüyen ülkelerinden biri.
Doğal zenginlikleri ve canlı nüfusuyla Kongo Demokratik Cumhuriyeti, yadsınamaz ekonomik varlıklara sahip. Ancak karşılaştığı zorluklar da bir o kadar büyük. Peki ülke nerede duruyor ve dinamikleri neler?
Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin başkenti Kinşasa’da ilk kez düzenlenen Ülke Riski Konferansı’nın hedefi, ülkenin zayıf ve güçlü yanlarını inceleyerek yatırımcılara rehberlik etmek. Siyaset ve ekonominin önde gelen aktörleri, Pan-Afrika derecelendirme kuruluşu Bloomfield tarafından yazılan bir rapor etrafında bir araya geldi.
Makroekonomik, toplumsal ve güvenlikle ilgili kriterlerle çeşitli veriler analiz edildi. Sonuçlara göre, ülkeye 10 üzerinde 5,1 puan verildi.
Bloomfield’in CEO’su Stanislas Zézé, “5,1 puan orta dereceli riski temsil ediyor. Bu, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin çok fazla potansiyele sahip, reformlar ortaya koyan ancak zayıf tarafları da olan bir ülke olduğu anlamına geliyor.” şeklinde konuştu.
Başbakan Jean-Michel Sama Lukonde, “İş ortamının iyileştirilmesi hükümetimizin bir önceliği.” dedi. Başbakan, son üç yıldır ülkenin modernleştirilmesi için çaba sarf edildiğini ve önemli sonuçlar elde edildiğini vurguladı.
Yolsuzlukla mücadele için dijitalleşmeye önem veriliyorMaliye Bakanı Nicolas Kazadi bu değişim dinamiğini sürdürmeye kararlı: “Kamu maliyesi açısından IMF ile program kapsamında uyguladığımız son derece iddialı bir yol haritamız var. Bu, gelir şeffaflığının artırılmasını, daha elverişli bir iş ortamı yaratmak için vergi reformları yapılmasını ve özellikle kamu maliyesinde gelir ve giderler üzerinde dijitalleşmenin güçlendirilmesi yoluyla yolsuzlukla mücadele edilmesini içeriyor.”
Kongo Haziran 2022’de Bloomfield’den yerel para birimi cinsinden ilk finansal notunu aldı. Daha önce uluslararası kuruluş Standard and Poor’s ülkenin kredi notunu pozitif görünümlü CCC+’dan durağan görünümlü B-‘ye yükselmişti.
Moody’s ise bir yıl önce ülkenin not görünümünü durağandan pozitife çevirerek not artışına işaret etti.
Moody’s’in kredi yetkililerinden Aurelien Mali, “İlk kez geçtiğimiz yıl, sadece ekonominin işleyişinin etkisiyle tahvil rezervleri arttı. Bu çok önemli çünkü rezervlerin artışı ülkenin makroekonomik istikrarını güçlendirmeye olanak tanıyor.” şeklinde konuştu.
Altyapı için de çalışmalar yapılıyor. Yetkililer bu yaz, Güney Kore ortaklığında, Kinşasa’da inşa edilen yeni bir su artırma tesisinin açılışını yaptı. Lemba-Imbu tesisi şu an için günde 35 bin metreküp su arıtımı yapıyor. Ancak bu sadece ilk aşama. Zamanla içme suyuna erişimi olan kişi sayısı önemli ölçüde artacak. Üçüncü fazın sonunda, 2026 ya da 2027 yılına kadar tesisin 3 milyonlük bir nüfusa hizmet vermesi bekleniyor.
Madencilik sektörü Kongo’da büyümenin başlıca itici gücü olmaya devam ediyor. Ve ülke enerji geçişi için en önemli kaynaklar olan bakır, kobalt ve lityuma sahip. ERG grup, bu faaliyetler için en büyük yatırımcılardan biri. CEO’su Benedikt Sobotka ülkenin olağanüstü potansiyelini doğruluyor: “Eğer bir cep telefonunuz varsa bataryasındaki küçük bir parçanın Kongo’dan geldiğinden yüzde yüz emin olabilirsiniz. Kongo aynı zamanda, elektronik sektöründe, ulaşımda, elektrikli araçlarda, sabit pillerde, enerji depolamada ihtiyaç duyulan inanılmaz miktarlarda malzemeyi tedarik edebilecek tek ülke. Görülen sayılar devasa büyüklükte.”
Kongo, ekonomisini çeşitlendirmek istiyorMaden zenginliğinin de ötesinde, Kongo ekonomisini çeşitlendirmeyi amaçlıyor. Ülkenin geniş ekilebilir arazisi tarımsal alanda fırsatlar sunuyor. Kongolu bir kahve markasının yaratıcısı Tisya Mukuna, ülkenin sunduğu fırsatları değerlendiren yeni nesil girişimcilerin biri. La Kinoise’ın kurucusu Mukuna, 3 yıl önce Kinşasa bölgesinde organik kahve yetiştiren ilk üreticiydi.
Bu yaz başkentte, kahvesini yerinde kavurup paketlemek için küçük bir fabrika açtı. Bunun zor bir süreç olduğunu ancak aşılamayacak hiçbir şey olmadığını söylüyor: “İstikrarlı bir ekosistem gerektiriyor. Örneğin ekim alanına giden yollar yağmur yağdığında tamamen kullanılmaz oluyor. Bütün bunlar şirkete zorluklar katan ekosistemin bir parçası. Ancak imkansız değil. Bugün Kongo’nun 4 farklı şehrindeyiz, bu da kanıtı.”
Mukuna, bu pozitif dinamiği devam ettirmeyi amaçlayan ülkede yatırım yapmak isteyenler için ilham verici bir örnek teşkil ediyor.
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.