Güçlü bir ilk çeyrek başlangıcından sonra, Dünya Altın Konseyi (WGC) tarafından sağlanan en son verilere göre, yatırımcılar kendilerini Federal Rezerv’in agresif para politikası sıkılaştırması için konumlandırmaya başladıkça altına dayalı borsa yatırım fonlarına yönelik yatırım talebi geçen ay soğumaya başladı. Bununla birlikte WGC’nin kıdemli analisti Adam Perlaky’e göre, faiz oranları yükselse bile altın fiyatı için yükseliş umudu hala var.
“Altın, daha şahin merkez bankası söylemine yanıt verdi”
Cuma günü yayınlanan bir raporda WGC, Nisan ayında kağıt ETF piyasasına 43 ton altının aktığını söyledi. Girişler, toplam küresel varlıkları 238 milyar dolar değerinde 3.869 tona yükseltti. Toplam holdingler, Kasım 2020’deki tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 3.922 tonun sadece %1 altında bulunuyor. Analistler, şu değerlendirmeyi yapıyor:
Bu, Şubat 2016’dan bu yana en güçlü olan bir önceki aya göre %77 daha düşük olsa da, bu yıl tanık olduğumuz kaliteye kaçış ivmesini koruyarak, üst üste dördüncü giriş ayı oldu. Altın fiyatı, getiriler keskin bir şekilde yükselirken ve ABD doları önemli ölçüde güçlenirken, ay boyunca baskıyla karşı karşıya kaldı ve giderek daha şahin merkez bankası söylemine yanıt verdi.
Sağlıklı yatırım talebine rağmen altın fiyatı geçen ayı %2 düşüşle kapattı
Bölgesel altın piyasalarına bakıldığında, geçen ay kıymetli metal için en güçlü yatırım talebini Avrupa gördü. Avrupa’da listelenen fonlar geçen ay 26 tonluk giriş gördü ve bölgesel varlıkları 1,692 tonluk yeni bir rekor seviyeye yükseltti. Bölgesel girişler yine Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa’da yoğunlaştı ve bunların hepsi ay boyunca rekor düzeyde holdinglere ulaştı. Analistler, şunları söylüyor:
İsviçre’de listelenen fonlar, küçük net çıkışlarla trendi destekledi. Avrupalı yatırımcılar, enerji arzına ilişkin endişeler, daha yavaş ekonomik büyüme ve jeopolitik huzursuzluklarla alevlenen rekor düzeydeki enflasyonun arka planında altın satın almaya devam ediyor.
Kuzey Amerika’da listelenen fonlar, Nisan ayında 18 ton giriş gördü. Analistlere göre, ay boyunca faiz oranı beklentileri yükselirken, yatırımcıların yavaşlayan ekonomik büyüme ve yüksek enflasyonla ilgili endişeleri azalmadı, bu da altın ve emtia gibi hedge işlemlerine olan talebi artırdı.
Altın için yatırım talebi yılın başından bu yana sağlıklı seyrederken, bazı analistler Federal Rezerv’in para politikasının hissiyatı etkilemeye başladığını belirtiyor. Raporlara göre, altın ETF’leri geçen hafta ilk çıkışlarını gördü ve art arda 14 haftalık kazancı sonlandırdı.
“Faiz oranları yükselse bile altın hala daha yüksek bir yola sahip”
Coinmuhendisi.com haberlerinden de takip ettiğiniz üzere geçen hafta Federal Rezerv, faiz oranlarını 22 yılın en büyük artışıyla 50 baz puan artırdı. Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell, 75 baz puanlık bir hareketle ilgili piyasa beklentilerini geri çekti. Bununla birlikte, merkez bankası iki tane daha 50 baz puanlık hareket potansiyeli sinyali verdi.
WGC’nin kıdemli analisti Adam Perlaky, faiz oranları yükselse bile altın fiyatlarının hala daha yüksek bir yola sahip olduğunu söylüyor. Analist, şu yorumda bulunuyor:
Artan getirilere ve yüksek faiz oranı beklentilerine rağmen Nisan ayı boyunca gerçekleşen girişler, yatırımcıların hala yüksek enflasyon ve daha yavaş ekonomik büyüme konusunda endişeli olduğunu gösteriyor. Stagflasyon ortamı riski göz önüne alındığında, özellikle Avrupa ve Kuzey Amerika fonları arasında altın gibi likit hedge işlemlerine olan talep artmaya devam etti.
“Güçlü dolar ile altın fiyatı negatif bir korelasyonu devam ediyor”
Adam Perlaky, altın yatırımcılarının, neredeyse 20 yılın en yüksek seviyesine yakın işlem gören ABD dolarına dikkat etmesi gerektiğini de sözlerine ekliyor ve doların değerli metal üzerinde en büyük etkiye sahip olabileceğini belirtiyor. Analiste göre, tarihsel olarak güçlü bir dolar ile altın fiyatı arasındaki negatif korelasyon devam ediyor ve bu, varlığın gelecekte ters rüzgarlarla karşı karşıya kalabileceğini gösteriyor. Adam Perlaky, görüşlerini şu şekilde açıklıyor:
Ancak, altının tepkisinin, doların tek başına yönünden ziyade güçlenen doların arkasındaki itici güçlerden etkilenebileceğini düşünmek önemli. Şahin merkez bankaları ve artan getiriler nedeniyle dolar güçlü kalırsa, altın fiyatı muhtemelen olumsuz etkilenecektir. Ancak yükseliş riskten kaçınma hissinden kaynaklanıyorsa ve jeopolitik gerilimler devam ederse, altın yükselebilir.
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.