Avrupa Birliği, kripto para düzenlemesini (MiCA) sonuçlandırdı. MiCA’nın Avrupa Parlamentosu raportörü Stefan Berger, haberi 30 Haziran’da tweetledi. Tasarı, nihai bir uzlaşmaya varmak için Avrupa Parlamentosu, Konsey ve Komisyonu bir araya getiren üçlü tartışma grubundan oluşuyordu. İşte detaylar…
AB’de kripto para birimleri konusunda mutabakata varıldı
Nihai sürüm henüz kamuya açıklanmadı. Berger, tweetinde, Proof-of-Work madenciliğini son versiyonun yasaklamadığını belirtti. MiCA, AB’deki ilk düzenlemesidir. Düzenleyici kurumlar arasında kullanıma sunulması yıllar alacaktır. MiCA düzenlemesi için çalışmalar, yaklaşık iki yıldır sürüyordu. Düzenleme ilk olarak 2020’de sunuldu. Düzenleme, kripto para çıkaracak olan projelerin kaydını gerektiriyor. Ayrıca bu projelerin, Avrupa Birliği içerisinde ofislerinin olmasını gerektiriyor. Bunun dışında, bir süredir düzenleyicilerin odağında olan stablecoin’ler için de çeşitli kriterler ortaya koyuyor.
Yani düzenlemenin yürürlüğe girmesinin stablecoin’lerin arkasındaki ekipleri etkileyeceği düşünülüyor. Peki, stablecoin’ler nelerdir? Stablecoin’ler, belirli bir varlığa dayalı kripto para birimleridir. Temeldeki varlıklar genellikle ABD doları ve altındır. En büyük stablecoin’ler arasında şunlar var:
- Tether (USDT)
- USD Coin (USDC)
- Binance USD (BUSD)
- Dai (DAI)
- FRAX
- TUSD
- USDN
- USDD
- XAUT
- FEI
- GUSD
- SUSD
Kripto işlemlerinin takibi konusunda da anlaşma yapıldı
Bu sırada, Fon Transferi Yönetmeliği (TOFR), 29 Haziran’da Avrupa Birliği Parlamentosu, Konsey ve Komisyon arasında bir ön anlaşmanın konusuydu. TOFR de dahil olmak üzere kripto para birimi düzenlemesi için devreye giriyor. Düzenleme ile suçlular, artık, yasadışı faaliyetler için kripto para birimini kullanmayı daha zor bulacaktır. Konsey başkanlığından ve Avrupa Parlamentosu’ndan müzakereciler, kripto para varlıklarının transferlerini de içerecek şekilde finansal transferlerin yanı sıra; sağlanması gereken bilgileri düzenleyen düzenlemeleri güncelleme teklifi üzerinde geçici bir anlaşmaya vardılar.
Anlaşma, kripto varlıklarının transferlerini kapsayacak şekilde geleneksel finansın “seyahat kuralı”nın kullanımını genişletiyor. Kara para aklama ve terör finansmanına ilişkin bir soruşturma yapılırsa, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının (CASP’ler) bu bilgiyi uygun makamlara vermesi gerekecektir. Parlamento müzakerecileri, daha önce planlandığı gibi düşük değerli transferler için minimum miktar veya muafiyet olmamasını sağladı. Çünkü böyle bir durumda kripto varlık işlemleri izlenebilirlik gereksinimlerini etkinleştirecek mevcut eşiklerden kaçınıyor.
Yeni anlaşma ile AB, rekabeti sürdürürken, müşterileri korurken ve iç pazarın mali bütünlüğünü korurken, bu yeni teknolojilerle ilişkili kara para aklama ve terör finansmanının tehlikelerini ele alabilecektir. Kuralları müzakere eden önde gelen AB milletvekillerinden biri olan Assita Kanko yaptığı açıklamada, “Kripto varlıklar çok uzun süredir kolluk kuvvetlerinin radarı altındaydı” dedi.
Konu ile ilgili yorumlarınızı bize yazabilirsiniz. Ayrıca, bu tarz bilgilendirici içeriklerin devamının gelmesini isterseniz, bizleri Telegram, Youtube ve Twitter kanallarımızdan takip edebilirsiniz.